Kronik Total Oklüzyon (CTO) İşlemleri

Prof. Dr. Ali Metin Esen

Kalpte CTO Nedir?

Kalpte CTO (Kronik Total Oklüzyon) durumu, koroner arterlerin tamamen tıkanmasıyla sonuçlanan bir durumdur. Koroner arterler, kalbe oksijen ve besin taşıyan kanın akmasını sağlayan önemli damarlardır. Ancak, koroner arterlerdeki plak birikimi, damarların daralmasına ve sonunda tamamen tıkanmasına yol açabilir.

CTO, genellikle uzun bir süre boyunca gelişen ve kronikleşen bir tıkanıklık olarak tanımlanır. Bu süreçte, tıkanıklık yavaş yavaş oluşur ve zamanla büyür, sonucunda koroner arter tamamen kapanır. CTO, genellikle kalp hastalığı olan bireylerde görülür ve koroner arter hastalığının ilerlemiş bir aşamasını temsil eder.

CTO’nun kalp sağlığı üzerinde ciddi etkileri vardır. Tamamen tıkanmış bir koroner arter, kalbe kan akışını engelleyerek oksijen ve besin taşıyan kanın kalp kasına ulaşmasını önler. Bu durum, kalp kasının yeterli oksijen alamamasına ve işlevini yerine getirememesine yol açar. Kalp kası zamanla zayıflar ve kalp fonksiyonları etkilenir. Ayrıca, tam tıkanıklık kalp krizi riskini artırır ve ani ölüm riskini taşıyabilir.

CTO, semptomlara neden olabilir ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. En yaygın semptomlar arasında göğüs ağrısı (angina), nefes darlığı, yorgunluk, çarpıntı ve bilinç kaybı yer alabilir. Ancak, bazı durumlarda CTO sessiz kalabilir ve semptomlar gözlenmeyebilir.

CTO’nun teşhisi genellikle koroner anjiyografi veya CTO anjiyografi adı verilen bir işlemle konur. Bu işlem sırasında, özel bir kateter kullanılarak koroner arterlere kontrast madde enjekte edilir ve tıkanıklık noktası görüntülenir. Anjiyografi sonuçları, CTO’nun konumu, uzunluğu ve karmaşıklığı hakkında bilgi sağlar ve tedavi seçeneklerini belirlemeye yardımcı olur. Bu görüntülemenin optimal hale gelmesi için hastaya iki tane artere plasyık kılıf yerleştirilir. Bu ya iki radial arter, ya iki femoral arter yada bir radial bir femoral arter olarak uygulanır. İki ayrı katerden boya verilerek damar hem yukardan hemde alttan doldurulur. Bu işlem

CTO tedavisi, tıkanıklığın derecesine, hastanın genel sağlık durumuna ve semptomlara bağlı olarak değişir. Tedavi seçenekleri arasında perkütan koroner girişim (PKG), balon anjiyoplasti, stent yerleştirme ve koroner baypas cerrahisi bulunur. PKG, damarın içine bir kateter yerleştirilerek tıkanıklığın açılmasını sağlamayı hedefleyen bir işlemdir. Balon anjiyoplasti, tıkanıklık bölgesine bir balon kateterin yerleştirilerek şişirilmesiyle tıkanıklığın açılmasını sağlar. Stent yerleştirme ise tıkanıklık bölgesine bir tüp şeklindeki stentin yerleştirilmesiyle damarın açık kalmasını sağlar. Koroner baypas cerrahisi ise ciddi ve karmaşık CTO durumlarında tercih edilen bir cerrahi prosedürdür.

CTO işlemleri genellikle uzman bir ekibin katılımını gerektirir ve bazı durumlarda karmaşık olabilir. İşlem sırasında radyasyon maruziyeti, damar yaralanmaları, kan pıhtıları ve diğer komplikasyonlar gibi risk faktörleri bulunur. Bu nedenle, CTO tedavisi önceden planlanmalı, hastanın durumu dikkatlice değerlendirilmeli ve gerekli önlemler alınmalıdır.

İstanbul, Şişli bölgesinde CTO tedavisi için birçok tanınmış sağlık merkezi bulunmaktadır. Bu merkezlerde, özellikle Prof. Dr. Ali Metin Esen gibi deneyimli kardiyologlar tarafından CTO işlemleri başarıyla gerçekleştirilmektedir. Prof. Dr. Ali Metin Esen, uzmanlığı ve tecrübesiyle CTO tedavisinde önde gelen isimlerden biridir ve bu alanda önemli katkılar sağlamıştır.

 

 

CTO Anjiyo Süresi ve Aşamaları

CTO anjiyografisi, tıkanıklığın yerini ve özelliklerini belirlemek için kullanılan bir işlem olup, koroner arterlerdeki tıkanıklığı görüntülemek için kontrast madde kullanılır. İşlem genellikle aşağıdaki aşamalardan oluşur:

Hazırlık: CTO anjiyografisi öncesinde, hastaya işlem hakkında bilgi verilir ve onam alınır. Hastanın tıbbi geçmişi ve mevcut ilaçları değerlendirilir. Gerekirse kan testleri yapılır ve gereken önlemler alınır. Hastanın rahat bir pozisyonda olması sağlanır ve genellikle lokal anestezi uygulanır.

Yerel anestezi: İşlem genellikle kasık bölgesindeki femoral artere erişimle gerçekleştirilir. Bu noktada yerel anestezi uygulanır ve bölge uyuşturulur. Alternatif olarak, bilekten veya dirsek bölgesinden de erişim sağlanabilir.

Kateter yerleştirme: Ulaşım noktasına uygulanan kesiden bir kateter (inme kateteri) femoral artere yerleştirilir ve arter boyunca ilerletilir. Kateter, koroner arterlere ulaşmak için yönlendirilir.

Kontrast madde enjeksiyonu: Kateterin koroner artere ulaştığı noktada, kontrast madde enjekte edilir. Kontrast madde, damarların görüntülenmesini sağlamak için kullanılır. Kontrast madde, X-ray cihazıyla birlikte kullanılarak tıkanıklığın yeri ve özellikleri belirlenir.

Görüntüleme: Kontrast madde enjeksiyonu sırasında, X-ray cihazı kullanılarak koroner arterlerin iç yapısı ve tıkanıklığın konumu görüntülenir. Bu görüntüler, doktorun tıkanıklığın derecesini ve tedavi seçeneklerini belirlemesine yardımcı olur.

Ek müdahaleler: İşlem sırasında, doktor gerektiğinde ek müdahaleler yapabilir. Bu müdahaleler arasında balon anjiyoplasti veya stent yerleştirme gibi tedavi yöntemleri yer alabilir. Bu işlemler, tıkanıklığın açılmasını ve kan akışının düzeltilmesini amaçlar.

CTO anjiyografisi genellikle 1 ila 3 saat arasında sürebilir. Ancak, işlemin süresi tıkanıklığın karmaşıklığına, damar anatomisine ve müdahale gerektiren durumların varlığına bağlı olarak değişebilir. Ayrıca, bazı durumlarda işlem daha uzun sürebilir veya birden fazla seansta gerçekleştirilebilir.

CTO anjiyografisi genellikle güvenli bir işlem olsa da, bazı riskler içerebilir. Bunlar arasında kanama, damar yaralanması, enfeksiyon, alerjik reaksiyonlar veya kontrast maddeye bağlı böbrek sorunları yer alabilir. Ancak, bu riskler genellikle nadirdir ve deneyimli bir ekibin gözetimi altında gerçekleştirilen işlemlerde minimize edilir.

CTO anjiyografisi sonuçları, tıkanıklığın özelliklerini belirleyerek uygun tedavi seçeneklerini belirlemeye yardımcı olur. Bu işlem, CTO’nun teşhisinde ve tedavi planının oluşturulmasında önemli bir rol oynar.

 

Kronik Total Oklüzyonun Anlamı ve Etkileri

Kronik Total Oklüzyon (CTO), bir koroner arterin tamamen tıkanması durumunu ifade eder. Tıkanıklık uzun bir süre boyunca devam eder ve kan akışını engeller. Koroner arterler, kalbin oksijen ve besin almasını sağlayan kan damarlarıdır. CTO, bu damarların tıkanmasıyla sonuçlanır ve kalbin yeterli oksijen ve besini almasını engeller.

CTO’nun etkileri ve sonuçları şunlar olabilir:

Kalp krizi riski: CTO, kalp kasının ihtiyaç duyduğu oksijenin azalmasına neden olur. Bu durumda, koroner arterin tamamen tıkanmış olması, kalbin oksijensiz kalmasına ve bir kalp krizi riskinin artmasına yol açabilir. Kalp krizi, kalp kasının hasar gördüğü ve işlevinin bozulduğu ciddi bir durumdur.

Semptomlar ve belirtiler: CTO, çeşitli semptomlara neden olabilir. Bu semptomlar arasında göğüs ağrısı (angina), nefes darlığı, yorgunluk, çarpıntı, baş dönmesi ve bayılma hissi yer alabilir. Bu belirtiler, kalbin yeterli oksijen ve besini alamamasından kaynaklanır.

Egzersiz toleransının azalması: CTO, kalbin oksijen ihtiyacını karşılamadığı için egzersiz toleransını azaltabilir. Kişiler, hızlı bir şekilde yorulma, nefes darlığı ve ağrı gibi belirtilerle karşılaşabilirler. Bu durum, günlük aktiviteleri sınırlayabilir ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir.

Tedavi zorlukları: CTO, koroner anjiyografi ve tedavi için zorluklar sunabilir. Tamamen tıkanmış bir damarı açmak için endovasküler girişimler gerekebilir. CTO tedavisinde kullanılan yöntemler arasında balon anjiyoplasti, stent yerleştirme, aterektomi ve koroner baypas cerrahisi bulunur. Ancak, CTO’nun kompleks bir yapısı olduğu için tedavi seçenekleri sınırlı olabilir ve başarı şansı daha düşük olabilir.

Kalp yetesizliği riski: CTO, uzun süreli kalp kası hasarına ve kalp fonksiyonlarının bozulmasına yol açabilir. Bu durumda, kalp yetmezliği riski artar. Kalp yetmezliği, kalbin vücuda yeterli kan pompalayamadığı bir durumdur ve ciddi semptomlara neden olabilir.

CTO’nun etkileri ve sonuçları bireyden bireye değişebilir. Bazı kişilerde belirtiler hafif olabilirken, diğerlerinde daha şiddetli olabilir. CTO’nun teşhisi ve tedavisi, genellikle koroner anjiyografi ve uygun tedavi yöntemleriyle gerçekleştirilir. Erken teşhis ve uygun tedavi, kalp krizi riskini azaltabilir, semptomları hafifletebilir ve kalp fonksiyonlarını iyileştirebilir.

 

Oklüzyon Tedavisi Seçenekler ve Yaklaşımlar

CTO tedavisi için çeşitli seçenekler ve yaklaşımlar bulunmaktadır. Tedavi yöntemi, bir dizi faktöre bağlı olarak hastanın durumu ve tıkanıklığın özellikleri göz önünde bulundurularak belirlenir. İşte CTO tedavisi için yaygın olarak kullanılan bazı yöntemler:

Perkütan Koroner Girişim (PKG): PKG, invaziv bir işlem olup, koroner arterlere girerek tıkanıklığı açmayı amaçlar. PKG sırasında, bir mikro kateter yardımıyla  tam tıkalı sert lezyonları geçme yeteneği kazandırılmış teller ile lezyon geçilmeye çalışılır.  Lezyon mikro kateterle geçilince daha yumuşak bir tel lezyonu geçen tel ile değiştirilir. Ardından, balon anjiyoplasti veya stent yerleştirme gibi tedavi yöntemleri uygulanabilir. PKG, minimal invaziv bir yaklaşım olduğu için genellikle tercih edilen bir seçenektir. Bazen CTO segmenti kollateral damarlar kullanılarak alttan yukarıya geçilir bu tekniğe retrograt teknik adı verilir. Çok daha deneyimli CTO operatörleri tarafından uygulanabilir.

Balon Anjiyoplasti: Balon anjiyoplasti, tıkanmış bir damarı genişletmek için kullanılan bir yöntemdir. İnme kateteri, tıkanıklık bölgesine yerleştirilir ve balon, tıkanıklığın olduğu bölgeye ilerletilir. Balon şişirilerek damar genişletilir ve kan akışı iyileştirilir. Balon anjiyoplasti, bazen bağımsız bir tedavi yöntemi olarak kullanılabilir veya stent yerleştirme öncesi hazırlık aşaması olarak uygulanabilir.

Stent Yerleştirme: Stent, tıkanıklığın açık tutulmasını sağlamak için kullanılan bir cihazdır. Stent, genellikle balon anjiyoplasti sırasında tıkanıklık bölgesine yerleştirilir. Balon, stentin genişlemesini sağlamak için şişirilir ve stent, arter duvarına yerleştirilerek tıkanıklığı açık tutar. Stent, kalıcı olarak yerleştirilebilir ve kan akışını düzenler.

Koroner Baypas Cerrahisi: CTO tedavisi için daha invaziv bir seçenek, koroner baypas cerrahisidir. Bu yöntemde, tıkanmış koroner arterlerin çevresinden yeni bir yol oluşturmak için başka bir damar (genellikle göğüs duvarındaki arterler) kullanılır. Bu yol, tıkanıklığın ötesinde sağlıklı kan akışını sağlar.

Tedavi yöntemi, hastanın genel sağlık durumu, tıkanıklığın yeri, uzunluğu ve karmaşıklığı gibi faktörlere bağlı olarak belirlenir. Prof. Dr. Ali Metin Esen, hastanın durumunu değerlendirdikten sonra en uygun tedavi seçeneğini belirlemek için karar verecektir. CTO tedavisi genellikle multidisipliner bir yaklaşım gerektirir ve uzman bir ekibin işbirliğiyle gerçekleştirilir.

 

CTO İşlemlerinde Risk Faktörleri ve Önlemler

CTO işlemleri, genellikle kompleks ve zorlu olabilen invaziv işlemlerdir. Bu işlemler sırasında bazı risk faktörleri ve potansiyel komplikasyonlar ortaya çıkabilir. İşte CTO işlemlerinde karşılaşılabilecek risk faktörleri ve alınması gereken önlemler:

Radyasyon maruziyeti: CTO işlemleri sırasında fluoroskopi adı verilen görüntüleme tekniği kullanılır ve bu da radyasyon maruziyetine neden olabilir. Uzun süreli ve yüksek dozda radyasyona maruz kalmak, sağlık çalışanları ve hastalar için risk oluşturabilir. Bu nedenle, radyasyon dozunu minimize etmek için uygun koruyucu ekipmanlar kullanılmalı ve işlem süresi mümkün olduğunca kısa tutulmalıdır.

Damar yaralanmaları: CTO işlemleri sırasında, damar yaralanmaları veya perforasyonları riski vardır. İnme kateteri veya diğer işlem araçları damar duvarına zarar verebilir. Bu nedenle, işlemi gerçekleştiren uzmanlar, damar yapısını dikkatlice değerlendirmeli ve yaralanmayı önlemek için uygun teknikleri kullanmalıdır.

Kan pıhtıları: CTO işlemleri sırasında kan pıhtıları oluşabilir veya mevcut olan pıhtılar hareket edebilir. Pıhtılar, kan akışını engelleyebilir ve kalp krizi veya inme gibi ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Bu nedenle, antikoagülan ilaçlar ve antiplatelet tedaviler gibi kan pıhtılaşmasını önleyici ilaçlar kullanılabilir.

Kontrast maddeye bağlı komplikasyonlar: CTO işlemleri sırasında kullanılan kontrast madde, bazen böbrek fonksiyonlarını etkileyebilir ve kontrast maddeye bağlı nefropati (böbrek hasarı) riskini artırabilir. Bu nedenle, hastaların böbrek fonksiyonları dikkatlice değerlendirilmeli ve gerektiğinde önleyici önlemler alınmalıdır.

İşlem sonrası komplikasyonlar: CTO işlemlerinden sonra bazı komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Bunlar arasında kanama, enfeksiyon, damar daralması (restenoz) ve stentlerin tıkanması yer alabilir. İşlem sonrası dikkatli bir takip gereklidir ve komplikasyonların erken tanınması ve yönetimi önemlidir.

CTO işlemleri, deneyimli Prof. Dr. Ali Metin Esen tarafından gerçekleştirilmelidir. Uygun önlemler alınarak riskler minimize edilmeli ve gerektiğinde komplikasyonların hızlı bir şekilde yönetilebilmesi için hazırlıklı olunmalıdır. İşlemi gerçekleştiren ekip, hasta güvenliğini sağlamak ve olası riskleri en aza indirmek için gerekli uzmanlık ve deneyime sahip olmalıdır.

 

İstanbul, Şişli’de CTO İşlemleri ve Prof. Dr. Ali Metin Esen’in Önemi

İstanbul, Şişli bölgesi, Türkiye’nin sağlık hizmetleri açısından önemli bir merkezi konumdadır. CTO tedavisi de dahil olmak üzere kardiyovasküler sağlık alanında birçok tanınmış sağlık merkezi bulunmaktadır. Bu merkezlerde, alanında uzmanlaşmış Prof. Dr. Ali Metin Esen tarafından CTO işlemleri başarıyla gerçekleştirilmektedir.

Prof. Dr. Ali Metin Esen, bu alanda öne çıkan ve tanınmış bir kardiyologdur. Kendisi, CTO tedavisi konusunda geniş bir deneyime ve uzmana sahiptir. Prof. Dr. Esen, kardiyovasküler hastalıklar, koroner arter hastalığı ve invaziv kardiyoloji konularında uzmanlaşmıştır.

Prof. Dr. Ali Metin Esen, CTO tedavisi alanında önemli katkılar sağlamıştır. Yaptığı araştırmalar, klinik çalışmalar ve yayınlar sayesinde, CTO tedavisindeki en son gelişmeleri takip etmektedir. Bu sayede, hastalarına en etkili ve güncel tedavi yöntemlerini sunabilmektedir.

Prof. Dr. Ali Metin Esen’in deneyimi ve uzmanlığı, CTO tedavisi için tercih edilen bir isim olmasını sağlamaktadır. Hastalar, tedavi sürecinde güvenilir ellerde olduklarını bilerek, Prof. Dr. Esen’in liderliğindeki sağlık merkezlerinde CTO işlemlerini gerçekleştirebilirler.

CTO tedavisi, karmaşık ve zorlu bir süreç olabilir. Bu nedenle, alanında uzmanlaşmış bir kardiyologun liderliğindeki bir sağlık merkezinde tedavi olmak önemlidir. Prof. Dr. Ali Metin Esen gibi deneyimli bir uzman, hastaların CTO tedavisi sürecinde en iyi sonuçları elde etmelerine yardımcı olabilir.